Genç Teşebbüs ve Yönetişim Derneği (GGYD) üyeleri GGYD Akademi aktiflikleri kapsamında CP Otelde bir ortaya geldi. GGYD Akademi tarafından düzenlenen eğitimlerin bu defaki konuğu Sosyolog, İrtibat Bilimci ve Muharrir Doç. Dr. Şükran Akpınar oldu. Dr. Akpınar, “Kendini fetheden, dünyayı fetheder” bahisli sunumuyla hem toplumsal hayatta hem de iş hayatında ikna, sağlıklı bağlantı, ahenk ve özgüven hususlarında bilgi verdi. “Bir insanın karakteri, onun yazgısıdır” halinde konuşan Dr. Akpınar, “Herkesin kendi ferdî gelişim kitabı zati vardır. Kendine yetebilmek özgürleşmek demektir. Özgüvenli olabilmek hayata tutunabilmektir. İnsanı anlamak başarılı ve huzurlu bir hayatın ön şartıdır. İş hayatı özel hayatın yansımasıdır. Şahsî olarak gelişmek toplumun gelişmesine katkı sağlamaktır” dedi.
“Özgüven Lakin Bilgiyle Gelişir”
Özgüvenin ehemmiyetine değinen Dr. Akpınar, “Kendinizi beslemiyorsanız özgüven boş bir egoya dönüşür. Özgüven fakat bilgiyle gelişir. Hayatın içinde hepimizin rafları var. Biz yalnızca onlardan seçimler yapıyoruz. Bu seçimleri gerçek yapmak için özgüvenin gelişmiş olması kıymetlidir. ‘Kendi kendine yetebilen insan özgür insandır’ der Kant, buradan hareketle kendinize yetmeyi öğrenin ve kendinize düzgün gelen ne varsa onunla yolunuza devam edin. Bu hem size hem de etrafınıza yararlı olmanın bir yoludur” dedi.
Dr. Akpınar sunumunda “İnsanlar ne ister?” sorusuna üretici-tüketici alakası üzerinden şu cevapları verdi: “İnsanlar kendilerine en cazibeli geleni tercih eder. Geleceği için alacakları rastgele bir risk yerine şu anki kesin karı tercih eder, yani, bildiği, tecrübesine sahip olduğu eseri tercih eder. Beşerler genelde bir tecrübe satın alır. Eserle müşteri profilini yanlışsız eşleştirmek gerekiyor. Marka bedeli açısından bu çok kıymet taşımaktadır.”
Sunumunda öfke denetimi konusuna da değinen Dr. Akpınar, “Öfke oburunun hatası için kendini cezalandırmaktır. Öfke denetimi aslında kendinizin farkındalığıyla çok ilgilidir. Akılcı temeli olmayan kıskançlık, huysuzluk üzere hisler öfkeyi besler. Negatif hisler yerine yanlışsız olanı yapma ve faziletli bir hayat sürme üzere müspet durumları tercih etmemiz bizi öfkeden uzaklaştırır” dedi.
“Anlatacağınız Mevzuyu Kıssalarla Anlatın”
İş dünyasında pazarlama-satışa yönelik tüyolar veren ve insanları ikna etmenin çeşitli yolları olduğunu belirten Akpınar kelamlarını şöyle tamamladı: “Kapı aralama tekniği. Şahsa kapıyı açtırıp ona sıkıntınızı anlatacak süreyi yakalayabilmek çok değerlidir. Anlatacağınız bahse ait önceliğiniz sıralamanız olmalıdır. Birinci neyi söyleyeceğiniz karşı tarafın sizi dinlemesini ya da sizi dinlemekten vazgeçmesini sağlar. Anlatacağınız mevzuyu kıssalarla anlatın. Hayatınızdan örnekler verin. Ürünle-kişiler ortasında kesinlikle temas kurun. İşinizle ilgili olabilecek tüm farklı fikirleri öğrenin. Kendinizi besleyin ve geliştirin. Sağlam olun, karşı tarafa bunu hissettirin. İrtibatta birinci dört saniye çok mühimdir. Bu noktada itimat verdiyseniz, gerisi kolay. Son olarak esere ait yarar sunmak kıymetli.”
Doç. Dr. Şükran Akpınar’ın sunumunun akabinde aktiflik sertifika merasimi ile son buldu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
