Çağın hastalığı olarak tanımlanan kanserle ilgili internet ya da toplumsal medya mecralarında birçok yanlış bilgi bulunuyor. Kanserle uğraş etabında kulaktan kulağa yayılan bu yanlış bilgiler tedavi sürecini de olumsuz etkileyebiliyor. Memorial Ataşehir ve Hizmet Hastaneleri Genel Cerrahi ile Göğüs ve Endokrin Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Bülent Çitgez, “4 Şubat Dünya Kanser Günü” öncesinde kanser hakkında gerçek bilinen yanlışlar konusunda bilgi verdi. 

1-Kanser bulaşıcıdır?

Yanlış! Kanser bulaşıcı bir hastalık değildir. Kanser, bakteri ya da virüsle oluşmadığı için şahıstan bireye hava ya da temas yoluyla bulaşmamaktadır.  

2-Kanser belirti vermeden ortaya çıkar?

Yanlış! Her tümör ve her kanser birebir halde gelişmemektedir. Birtakım kanser çeşitleri çabucak bedenin yüzeyinde olduğu için, çok erken evrede bile belirti verebilmektedir. Bilhassa göğüs, testis, lenf bezleri yahut yumuşak doku tümörlerinde cilt altında şişlik birinci belirtiler olabilmektedir. Lakin akciğer üzere bedenin içinde ya da karın içi bölgesinde oluşan tümörler ileri evrelerde ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle erken teşhis için yıllık rutin denetimlerin hayati değeri bulunmaktadır. 

3-Mamografi çektirmek göğüs kanserine neden olur?

Yanlış! Her ne kadar halk ortasında mamografinin göğüs kanserine neden olabileceği üzere bir inanış olsa bile tıp literatüründe bu halde bir bilgi bulunmamaktadır. Yapılan birçok bilimsel araştırmada mamografinin kanseri tetiklediği ya da taban hazırladığı istikametinde bir bilgi mevcut değildir. Tam bilakis yapılan rutin mamografi tetkikiyle göğüs kanserinin erken evrede tespit edilmesi sağlanmaktadır. 

4-Biyopsi kanserin yayılmasına neden olur?

Yanlış! Kanser ve biyopsi hakkında bu bilgi de doğruyu yansıtmamaktadır. Biyopsi kanserin yayılmasına neden olmamaktadır. Bu yanlış bilginin hakikat olduğu düşünülse bile biyopsi yapıldıktan sonra çabucak kanser tedavisine başlanacağı için kanserin yayılmasına fırsat bile olmayacaktır. 

5- “Ailemde kanser hastası yoksa risk altında değilim”

Yanlış! Bazı kanser tipleri kalıtsal olabilmektedir. Lakin göğüs kanseri örneğinden yola çıkacak olursak hastaların büyük bir çoğunluğu ailesinde kanser olmayan şahıslardan oluşmaktadır. Bu nedende ailesinde kanser olmayan bireylerin kanser olmayacağı bilgisi hakikat değildir. Lakin ailesinde kanser öyküsü olan şahısların kanser bakımından daha dikkatli olması gerekmektedir. Bu nedende rutin sıhhat denetimlerinin ihmal edilmemesi değerlidir. 

6- “Erkeklerde göğüs kanseri olmaz”

Yanlış! Erkeklerde de göğüs kanseri hadiseleri görülmektedir. Erkek göğüs kanseri oranı bayanlara oranla çok daha düşüktür. Her 100 bayan göğüs kanserine karşılık 1 tane erkek göğüs kanseri olayı görülmektedir. 

7- “Bitkisel dayanaklar, kemoterapiden daha etkili”

Yanlış! Yapılan bilimsel çalışmalarda bitkisel eserlerin kemoterapi yerine kullanılmasının yararının olmadığı ortaya konulmaktadır. Hastalar antioksidan özellikleri nedeniyle kemoterapinin yan tesirlerini azaltmak için kullanılan zerdeçal, propolis, çörek otu yağı üzere bitkisel eserler kullanabilmektedir. Fakat dayanak gayeli da olsa kullanılan bitkiler kemoterapi ilaçlarının aktifliğini azaltabilmektedir.  Bu nedenle, kemoterapi ile birlikte kullanımı sonucunda ilaç etkileşimine yol açabileceği, kemoterapi aktifliğini azaltabileceği ya da yan tesirini arttırabileceği unutulmamalı ve kemoterapi sürecinde bir arada kullanılmamalıdır.

8- “Meme kanseri oldum, göğsümü kaybedeceğim”

Yanlış! Günümüzde göğüs kanseri ameliyatlarında göğüs kollayıcı cerrahi ön plana çıkmaktadır. Gelişen teknoloji ve kemoterapi teknikleri sayesinde ileri evre ileri evre göğüs kanserlerine bile göğüs hami cerrahi uygulanabilmektedir. İleri evre göğüs kanserlerinde kemoterapi tedavileri uygulanarak evre küçültülmekte gerisinden göğüs koruyu cerrahi yapılabilmektedir. Göğüs içinde yaygın tümörlerde bile Subkutan Mastektomi denilen göğsün içinin boşaltılıp silikon yerleştirildiği cerrahi usullerle göğüs korunabilmektedir. 

9- “Tedavi olsam da kanser geri gelir” 

Yanlış! Erken evrede teşhis konularak tedavi olan hastalarda muvaffakiyet oranı artmaktadır. Tedavinin akabinde bilhassa 5 sene sonra kanser riski hiç kanser olmamış bireylerle neredeyse birebirdir. Fakat daha evvel hiç kanser olmamış şahıslarda bile kanser olma riski varken, kanser öyküsü olan şahısların riskinin daha fazla olduğu da bilinmektedir. 

10- “Emziren bayanlar göğüs kanseri olmaz” 

Yanlış! Maalesef göğüs olan her yerde göğüs kanseri gelişebilir. Emziren bayanlarda hormonal durumlardan ötürü göğüs kanseri riski azalmaktadır. Riskin azalması emziren bayanların göğüs kanseri olmayacağı manasına gelmemektedir. Bu nedenle hangi devirde olunursa olunsun göğüste kitle varlığında vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı